Basın Açıklaması

BASIN AÇIKLAMASI

BİZ YAPTIK OLDU MANTIĞI İLE KIYI VE DENİZLER YAPILAŞMAYA AÇILAMAZ

Antalya Defterdarlığı Milli Emlak Dairesi Başkanlığı Doğu Antalya Emlak Müdürlüğünce Antalya Konyaaltı Varyant bölgesinde 198.21 m2 yüzölçümlü deniz yüzeyi, deniz gondolu yapılmak üzere 30 yıllığına kiralama ihalesi yapılacağı duyurulmuştur. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan orman alanları, kıyılar, doğal ve kültürel değerlerimiz, devlet bütçesinin deliklerini yamamak üzere birer birer ya satılmakta, ya kiralanmakta, ya da tahsis edilerek yapılaşmaya açılmaktadır. Doğal varlıklarımız olan ve torunlarımızın bize emaneti olan doğal değerlerimizin bozulmasına ve yok olmasına neden olan ve/veya neden olacak bu tür girişim ve uygulamalar emanete ihanettir ve hiçbir kabul edilebilir gerekçesi de olamaz.

Ormanlarımız taşocakları, akarsularımız plansız HES’ler kıyılarımız ve tarım alanlarımız turizm ve ikinci konut amaçlı yapılan tahsislerle tahrip olmuşken sıra deniz yüzeylerinin yapılaşmaya açılmasına gelmiştir. Yapılacak olan ihale denizlerimizin benzer talepler doğrultusunda yapılaşmaya açılmasının önünü açacak olup, benzer taleplerin arkası gelecektir.

Diğer yandan ihale Anayasa ve diğer ilgili yasalara aykırıdır ve kamu yararı da bulunmamaktadır.. Şöyle ki;

Anayasamızın 43. Maddesi ile Kıyıların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, deniz, göl, akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararının gözetileceği hüküm altına alınmıştır.

Kıyı Kanununun “Genel Esaslar” başlıklı 5. Maddesi ile “…….Kıyılar ve doldurma ve kurutma yoluyla kazanılan araziler Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır.

Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.

Kıyı, herkesin eşitlik ve serbestlikle yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz; duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulamaz. …………………………………….”

17. maddesinde de; “Sahil şeridinde uygulama imar planı yapılıp onaylanmadan uygulamaya geçilemez. …………”denilmektedir. Aynı maddeye 30/3/2004 tarihli ve 25418 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik değişikliği ile eklenen “16 ncı maddenin (a) ve (b) bentlerine göre sahil şeridi belirlenen veya belirlenecek olan alanlar ile kıyı ve dolgu alanlarında yapılacak yat ve kruvaziyer limanlarının ihtiyacı olan yönetim birimleri, destek birimleri, bakım ve onarım birimleri teknik ve sosyal altyapı ve konaklama birimleri ile ilgili kullanım kararları ve yapılanma şartları imar plânı ile belirlenir.” Fıkrası, Danıştay Altıncı Dairesinin 27/4/2007 tarihli ve 2006/5902 E, 2007/2291 K, sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

Sahil Şeritlerinde Yapılanma Başlıklı 18. maddesi ile “Bu Yönetmeliğin 16 ncı maddesine göre belirlenen sahil şeritlerinde uygulama imar planı olmaksızın hiçbir yapı ve tesis yapılamaz.” Hükmü, aynı madeninin 6. fıkrası ile de; “Sahil şeridinde inşaat ruhsatı verilebilmesi için onaylı uygulama imar planı hükümlerine uygun olarak 3194 sayılı İmar Kanunu ve Yönetmeliklerine göre işlem yapılarak imar parsellerinin oluşturulması ve kamuya açık alanların kamu eline geçmesi şarttır.” Hükmü düzenlenmiştir. Hüküm gereği deniz yüzeyinde yapı yapılabilmesi öncelikle imar planının, imar planına uygun parselasyon planının yapılarak imar parseli haline getirilmesi yapı ruhsatı verilebilmesi için zorunluluktur.

Anayasa, Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanununun yukarıda açıklanan hükümlerinden de anlaşılacağı gibi kıyılarda bile, imar planı olmadan yapılaşma yapılamayacağı, kıyılarda kamu yararı dışında rant amaçlı her hangi bir yapılaşmaya izin verilmemesi, yine imar planı ve uygulamasına yönelik parselasyon planları yapılıp imar parseli olarak tescil edilmeden yapılaşmaya izin verilemeyeceği hüküm altına alınmışken, Deniz yüzeyinde imar planı olmadan yapılaşmaya yönelik 189 m2’lik alanın tahsis veya kiralanmasına yönelik ihale ilanında hukuka ve kamu yararına uyarlık bulunmadığı gibi Anayasa, Kıyı Yasası ile Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik ile İmar Kanunu hükümlerine aykırıdır. Anayasa ve Kıyı Kanununda yeni düzenlemeler yapılmadan ve yine imar planı yapılmada deniz yüzeyinde herhangi bir yapı yapılamaz, yapılaşma amacıyla deniz yüzeyi kiralama ihalesine çıkılamaz. Kaldı ki ihale konusu alan, Mimarlar Odası Koordinasyonu ile Antalya Büyükşehir Belediyesince Konyaaltı Sahil Düzenleme projesi yarışması düzenlenmiş, yarışmayı kazanan proje müellifince hazırlanan proje ile yapım ihalesine çıkılmıştır. Öncelikle ihaleye çıkılan alanın yapılaşmasına ilişkin gerekli mevzuat değişiklikleri yapılarak yapılaşma kararının getirilmesi ve daha sonra bu proje ile uyumunun sağlanması gerekir. Aksi halde Konyaaltı Sahil Düzenleme Projesinin uygulanmasına yönelik yap işlet devret modeli ile çıkılan ihalede ihaleyi alacak firma ile ihaleye çıkılan deniz yüzeyi ihalesinin alacak firma arasında anlaşmazlıkların yaşanması kaçınılmaz olacaktır.

Açıklanan nedenlerle deniz yüzeyi kiralanması ihalesini açan kuruma ihaleden vazgeçilmesi, ihaleye katılacak firmalara da ihaleye katılmamaları yönünde çağrı yapıyoruz. İhalenin yapılması halinde iptali istemiyle yargıya başvuracağımızı da,

Değerli basınımız aracılığı ile ilgililerin ve halkımızın bilgilerine sunuyoruz.

MİMARLAR ODASI ANTALYA ŞUBESİ
ÖZGE KÖKSAL
BAŞKAN